TEPSAM Başkanı Yıldırım: “Suriye’nin geleceği Suriye halkının elinde”

Suriye’nin Geleceği Suriyeli Vatandaşların Elinde Olduğunu İfade Eden Türkiye Ekonomik Politik Ve Stratejik Araştırma Merkezi (tepsam) Başkanı Teoman Yıldırım, Suriye Meselesinin Çözülmesi Noktasında Abd’nin De İşgal Sürecini Biti

Politika 18.09.2019 08:58:47 0
TEPSAM Başkanı Yıldırım: “Suriye’nin geleceği Suriye halkının elinde”
Tarih: 01.01.0001 00:00

Suriye’nin geleceğinin Suriyeli vatandaşların elinde olduğunu ifade eden Türkiye Ekonomik Politik ve Stratejik Araştırma Merkezi (TEPSAM) Başkanı Teoman Yıldırım, Suriye meselesinin çözülmesi için ABD’nin de işgal sürecini bitirmesi gerektiğini belirterek, "ABD’nin tek istediği İsrail’in Fırat’ın doğusuna yerleşmesi"dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile üçlü zirve kapsamında Ankara’da bir araya gelmesini değerlendiren TEPSAM Başkanı Teoman Yıldırım, üç liderin gündeminde yine İdlib ve Suriye Anayasa Komitesi’nin olduğunu söyledi. Yıldırım, “Bu 5’inci kez yapılan 3’lü bir zirvedir. Bu görüşmelerde önemli adımlar atıldı. Bu adımlara istinaden terörizme karşı ciddi müzakereler yapıldı. Şu anki süreçte ise en önemli konulardan biri ise İdlib ve mülteci konusudur. İdlb’te muhtemel bir saldırı, mülteci meselesini daha da artırır. Bu da sadece Türkiye’nin kaldırabileceği bir yük olmayacaktır. Dünya devletleri ve özellikle Avrupa’yı ciddi anlamda mülteci sorunlarıyla karşı karşıya getirecektir. Türkiye’de zaten 3,6 milyon Suriyeli vatandaş yaşamaktadır. Bunun 650 bin tanesi geri döndü. Türkiye bazı noktalarda ABD ile ilgili kararlı adımlar atmak istiyor. Münbiç’te yaşadığımız sıkıntıların tamamı, maalesef şu anda Fırat’ın doğusunda yaşanmaktadır. Suriye’nin kuzey doğusu diye belirttiğimiz bu bölgede güvenli bölge ile ilgili Türkiye bir takım adımlar atmak istiyor. Müşterek hareket noktası kuruldu. Ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, müşterek hareket noktasının yetersiz olduğunu ve kendi adımlarını atacağını ifade etmiştir. 100 tane asker ile orada dolaşılmasıyla mevcut terör koridoru aşılamaz. PKK, PYD ve YPG o bölgede terör koridoru oluşturmak istiyor. Terör koridoruyla beraber Fırat’ın doğusunda suya yakın bölgede büyük İsrail Devleti projesi gündeme gelmiş durumdadır. Kürdistan orada bir maşadır. Asıl amaç İsrail Devleti’dir. Astana görüşmesindeki temel sebep Anayasa Komisyonuyla ilgili bir Anayasa Komitesinin kurulması söz konusudur. Anayasa komitesiyle ilgili Türkiye İdlib’le ilgili bazı kararlar almıştır. İdlib’in güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili politikalar izliyor. İdlib’le ilgili en önemli konulardan biri de terörizmle mücadele konusunda başta Rusya olmak üzere İran’ın ve diğer devletlerin kararlı durmasıdır. Suriyeli vatandaşların kararlı bir şekilde kendi ülkesine dönmesi gerekiyor. Sadece ülkemizde olan Suriyelilerin değil, Avrupa’da da yaşayan Suriyelilerin kendi ülkelerine dönmeleri sağlanmalıdır. Suriye’de bir yaşama alanı oluşur. Ancak bunun oluşması için ABD’nin Suriye’yi işgal etmekten geri çekilmesi gerekmektedir. Çünkü ABD belirli noktalarda Suriye’yi işgal etmiş durumdadır. Bu işgalin sebepleri de dünya ülkeleri tarafından iyi bilinmektedir” diye konuştu.

"Türkiye PYD uzantılı kişileri Anayasa Komitesinde istemiyor"

Yıldırım, "Yapılan 3’lü zirvede en önemli konu, Suriyeli ve muhalif gruplarla ilgili 50 kişilik Anayasa Komitesinde 3 tane ismi Türkiye’nin istememesidir. Bunun istememesindeki sebep ise bu kişilerin PYD uzantılı kişiler olmasıdır. Türkiye bu konuda kararlı duruyor. Bu bağlantılı kişiler varken, Türkiye, Suriye’nin oluşumu ile ilgili PYD bağlantılı kişilerin Suriyelilerin içerisinde hak sahibi olmasına izin vermeyecektir. ABD, Türkiye’nin Suriye’de fiili bir eylem içerisinde olmasını istemiyor. İstememesindeki sebep ise, taşeron ve finansal noktada desteklemek. Desteklediği süreç içerisinde de Suriye’yi işgal etmiş ve bütünlüğünü bozmuş bir ABD, yeni bir devletin oluşumunu istemiyor. ABD’nin tek istediği, büyük İsrail devletinin Fırat’ın doğusuna yerleşmesi. İdlib’te 3 milyona yakın Suriyeli vatandaş yaşıyor. İdlib’te yaşanacak bir olumsuzluk, 3 milyon vatandaşın sınır kapımıza dayanmasını gündeme getirir” şeklinde konuştu.


Anahtar Kelimeler:

YAZARLAR