Aylardır ne çok kazayla karşılaşıyorum yollarda! Çarpmayla dağılmış, yanıp kül olmuş arabalar...
Savcının kaza mahalline gelmesini bekleyen ve insanı sonsuz kederlere sürükleyen cansız bedenler...
Onca yıl durmadan gidip geldiğim yollarda hiç bu kadar feci görüntülere tanık olmamıştım.
Uzaklarda mavi kırmızı yanıp sönen bir sinyal ışığı gördüğümde 'trafik kontrolü var' derdim içimden.
Şimdi ilerde bir kaza olduğunu ve o ışıkların kaza yerine gelen cankurtaranlara veya yanan araçları söndürmeye çalışan itfaiyeye ait olduğunu düşünüyorum ve yazık ki, her seferinde haklı çıkıyorum.
Söylediklerimin istatistiksel bir karşılığı var mı, şimdilik bilmiyorum.
Ama tanık olduğum durum bu.
***
Tam bu noktada..
Altını çizmek istediğim şey şu: Bu kazaların neredeyse hepsi gidiş gelişi ayrı yollarda gerçekleşiyor.
Hani çok şeritli bölünmüş yollar kazaları önleyecekti?
Tamam! Bu yollar sayesinde gidilecek yere daha çabuk varıyor, daha rahat seyahat ediyoruz!
Peki önündeki kamyonun altına girip veya yolun kenarındaki bariyerlere çarpıp un ufak olan bu otomobiller neyin nesi?
Cevabı çok açık aslında...
Araçların kalitesi ve bölünmüş yolların sayısı arttı ama...
Sürücülerin ve yolların kalitesi artmadı!
Yazının tamamını okumak için tıklayın
