Gürbüz BATTAL


Müslüman'ı Müslüman'a Kırdırmak

Müslüman'ı Müslüman'a Kırdırmak


MÜSLÜMAN’I MÜSLÜMAN’A KIRDIRMAK

Son günlerin en önemli konularından birisi, ABD’nin çekirdek koalisyon kurarak Işid’e karşı savaş başlatmasıdır.

Batı dünyası, özellikle İslam ülkeleri üzerindeki emellerini gerçekleştirirken tüm engelleri yakar, yıkar, geçer.

Batılılar, emellerini gerçekleştirmek istedikleri ülkelerde çıkarlarını koruyacak maşalar bulur, bu maşalar aracılığıyla Işid gibi örgütler kurdurur. Bu örgütlerin gelişip palazlanması için her türlü imkânı sağlar ve canavara dönüştürür. Batıdan büyük bir destek gören bu terör örgütleri kısa sürede mağdur olan veya mağdur olduğunu sananları etrafında toplamaya başlar. Irak’ın boşaltılmasından sonra Maliki adında feraseti kapalı biri başbakanlığa getirildi. Maliki’nin Sünnilere uyguladığı zulüm dayanılmaz hale gelirken Işid’in alt yapısı hazırlandı. Işid’de Irak Sünnilerini ve çeşitli yerlerde zulüm altında yaşayan Müslüman gençlerini cihad söylemiyle, gençliklerinin verdiği heyecanı kullanarak militanlarını çoğalttı. Ardından Suriye’de, Irak’ta işgallere ve katliamlara başladı.

Uluslararası basında ( Işid durdurulamaz) propagandası yapıldı.
Irak’ta, Sam’ı da içine alan bir İslam devleti kurduğunu açıklayan Işid’in yaptıklarına bakacak olursak, işledikleri vahşetler insanın kanını donduruyor. Müslümanlık adına, kendisi gibi olmayan Müslümanları kadın, yaşlı, çocuk demeden acımasızca katlediyor. Kadınlara tecavüz edip onları pazarlarda satıyor. İnsanlığa ve Müslümanlığa sığmayan zulümler yapıyor.

Işid, Müslümanları öldürdüğü sürece problem yoktu. Ne zaman ki Erbil yakınlarında birkaç Hıristiyan köyüne saldırmaya, onlar için tehlike olmaya başladıysa havadan bombalanmaya başlandı. Ekranlar karşısında birkaç batılının kafasının kesilmesi ya da öyle bir izlenimin uyandırılmasından sonra yok edilmesi gereken terör örgütü olarak ilan edildi.

Işid’i yok etmek için ABD öncülüğünde çekirdek koalisyon kuruldu. Bu koalisyonda yer alacak ülkelerin başında bölgenin en güçlü ülkesi Türkiye geliyor.

Işid de başına gelecekleri tahmin ettiği için ya da yapılan plan gereğince Musul’da 49 Türk büyükelçilik personelini rehin alarak ileride yapılacak bir operasyonda Türkiye’nin elini kolunu bağladı.

Aynı zamanda Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına çekmek için hazırlanan bir planın parçası olarak Türkiye’nin koalisyona katılması için bir seri görüşmeler yapıldı.

Türkiye haklı olarak koalisyona katılmakta tereddüt etti. Türkiye’nin koalisyona destekte karasız kalmasının ardından Türkiye’nin terör örgütüne destek verdiği kapmayası başlatıldı.

Türkiye koalisyona katıldığında 49 vatandaşının hayatını riske atmış olurdu. Işid tarafından öldürülecek büyükelçilik personelleri bahane edilerek yarım kalmış Gezi isyanı ve hükümeti devirme planına kalındığı yerden devam edilecekti.

İki arada bir derede bırakılan Türkiye hazırlanan tezgâhın farkındaydı.

19 Eylül Cumartesi günü Işid’in elindeki 49 rehinenin 101 gün sonra TSK, MİT, Dışişleri Bakanlığı ve diğer devlet kurumlarının iş birliğiyle MİT mensupları tarafından muhteşem bir operasyonla kurtarılması çok büyük bir olay oldu. Türkiye’nin eli rahatladı.

Buna rağmen bence Türkiye, yapılacak kara harekâtına katılmamalıdır.
Suriye meselesi çözülmeden Işid’i bombalamakla Işid meselesinin çözülemeyeceğini herkes biliyor ama sınır komşumuz haline getirilen Işid’le bizi birbirimize düşürme ve Müslüman’ı

Müslüman’a kırdırma planı devam ediyor.

Yapılan planlarla Müslüman gençler, Işid’e katılarak birer ölüm makinesi haline getiriliyor.
Ölüm makinesi haline getirilen zavallılar İslam âleminin ve dünyanın nefretini kazanıyor.
Ardından, katliam yapanları katletmek için Müslümanlar örgütlendiriliyor.

Kalın sağlıcakla.

21.09.2014

Gürbüz Battal