İnci ÇELİK


Bir Bardak Ihlamur

Bir Bardak Ihlamur


Şiddetli rüzgârlar esiyor son zamanlarda. Kara kışa teslim tüm yurt. Duman altı yerler revaçta. Şehirlerin üzerinde kara bulutlar hâkim. Güneş pek bir nazlı, pek bir uzak… Sıcak iklimlere göç edasi var kimimizin. Gelecek yaz dönerim hevesi ile… Sıla özlemi ağır basar korkusuyla bir şeyler engelliyor bazımızı.

Evi barkı olanlar, içecek sıcak bir çorbası olanlar şanslılarımız arasında. Zor zamanlar evi sokaklar olanlar için. Yazdan kalma günlerden eser yok. Melankolik yazarlara çizerlere yarıyor bugünler, belki hüznü özleyenlere, birazda bir tutam huzur, sessizlik arayanlara.

İçine daha kolay, daha hesapsızca, daha sorgusuzca dönebilir insan böyle koyu, kapalı havalarda. Bir kahvede oturup sıcak bir şeyler içerken buğulu camdan dışarıyı seyre dalmak eşsiz bir nimet olabilir, kitap okumak, belki iki üç satır bir şeyler karalamak veyahut arkadaşlarla koyu sohbetlere dalmak. Kışın ağır şartları altında kesilen elektrikleri fırsat bilip mumu yakıp eski anıları tazelemek, hikâyeler anlatmakta mutluluk vericidir elbet.

Dalların nasılda hızla sallandığını izlemek, uçuşan nesnelere dikkat kesilmek, ters dönen şemsiyelere gülmek, üşüyen insanlara iç burkmak… Hepsinin, her şeyin ayrı bir zevki, ayrı bir güzelliği olmalı hepimizin hayatlarında. Tadını çıkarmayı bilmeliyiz anın…

Yolda kalıp uğraşmak, karlı havanın trafiği kilitlemesi, şehrin üzerine çöken kömür bulutları, gri bir hayat… Kimimizi her ne kadar sitem etmeye, bir suçlu aramaya itse de, zevk almayı da bilmeliyiz olup bitenlerden.

Sizi bilemem ama herşeye rağmen yağan karın altında yürümek, buğulu camdan havada dans ederek toprağa düşmeye can atan karları izlemek bana tarif edilmez bir zevk veriyor. Yazları o içimize sığmayan coşku yerini dinginliğe bırakıyor. Kendini dinleyebilmenin, içine dönebilmenin tadına varıyor insan.

Bir karamsarlık aşılıyor mu bazen? Garip bir burukluk bırakıyor mu insanın içinde? Belki, evet…

Havada şiddetli rüzgârlar esiyor, yağmur var, kara teslim yer yer ülkemiz bugünlerde… Havada kesif bir yalnızlık…

İçi üşüyenlere bir bardak ıhlamur, güzel bir kitap, sıcak bir cam kenarı -şiddetle- tavsiye olunur…




Siyaset ve Düşünce