NEVÜ’de ‘Seyyid Ahmed Arvasi ve Türk İslam Ülküsü’ konulu konferans düzenlendi

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve İpek Yolu Toplumları ve Kültürleri Derneği işbirliğinde ‘Seyyid Ahmed Arvasi ve Türk İslam Ülküsü’ konulu konferans düzenlendi.NEVÜ Kültür ve Kongre Merkezinde Seyyid Ahm

Nevşehir 21.02.2019 13:04:31 0
NEVÜ’de ‘Seyyid Ahmed Arvasi ve Türk İslam Ülküsü’ konulu konferans düzenlendi
Tarih: 01.01.0001 00:00

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve İpek Yolu Toplumları ve Kültürleri Derneği işbirliğinde ‘Seyyid Ahmed Arvasi ve Türk İslam Ülküsü’ konulu konferans düzenlendi.

NEVÜ Kültür ve Kongre Merkezinde Seyyid Ahmed Arvasi’nin öğrencilerinden Efendi Barutcu’nun davetli konuşmacı olarak katıldığı konferansa, üniversitenin akademik ve idari personeli, öğrenciler ile davetliler yoğun ilgili gösterdi.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, NEVÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Meydan’ın selamlama konuşmasının ardından konferansını vermek üzere kürsüye davet edilen Efendi Barutcu, yoğun katılımdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Barutcu ”Ben buraya gelirken 35-40 öğrenciyle sohbet ederim diye düşünüyordum. Ama salonun tıklım tıklım dolu olması, bu yakın alaka ve coşku beni oldukça duygulandırdı. Bu benden kaynaklanmıyor. Bunun sebebi Seyyid Ahmed Arvasi hocanın, ondan önce Ulu Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin ruhaniyetinin bizimle olması, diğer sebebi ise benden sonra nefis bir musiki ziyafeti verecek olan Tahir Aydoğdu beye olan alakadan kaynaklanıyor” dedi.

Barutcu daha sonra hocası da olan Ahmed Seyyid Arvasi’nin o günün şartlarında yaşadıkları zorluklara rağmen devletinin, milletinin, inancının bekası için ortaya koyduğu azim ve kararlılığı anlattı.

Barutcu, “Toplumlar şahsiyetlerin üzerinde taşınan birer özel dünyadır. Toplumların tarih içinde aldıkları yer, yetiştirdikleri etkili şahsiyetlerin nüfusu ile doğru orantılıdır. Şahsiyetler tarihin ruhundan aldıkları tarihin derinliklerinden aldıkları ilhamla, yönetim, askerlik, edebiyat, fikir, sanat, ticaret ve bilim alanlarında öncülük yapan kişilerdir. Şahsiyetler insanlara, duygusu, düşüncesi ve davranışıyla öncülük ve önderlik ederken, gerekirse canını ortaya koyarken, geniş kitlelerden farklı olduğunu bilir ve hissettirir. Tarihin ruhuna karşı sorumluluk duygusu ile sağlığını, huzurunu ve maddi hayatını yeterince düşünmeyen, hatta hiçe sayan şahsiyetler, kalabalıklar ortasında bile derin bir yalnızlık içerisinde yaşarlar. Şahsiyetlerin yalnızlığına ve her şeyden vazgeçmesine sebep olan onlardaki bütünlüktür. Büyük şahsiyetler tarihin ruhuna, toprağın altındaki uğultuya kulak kabarta bilen milletin öz belliğine sahip çıkarak milli kıyama hazırlanması için önderlik eden insanlardır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, milleti ve özellikle Türk gençliğinin 1960’lardan 80’lere kadar çok yoğun bir şekilde kara ve kızıl emperyalizmin ideolojik saldırılarına maruz kaldığı din, devlet, millet, Türk-İslam medeniyetine ve Türk gençliğine çok şiddetli fikri ve fili saldırıların yaşandığı bir dönemdi. Yine milletin bağrından çıkmış, Türk milletinin iman ve ruh köküne bağlı öncü şahsiyetlerinden birisi de merhum Seyyid Ahmed Arvasi’dir.

70’li yıllar Türkiye’mizin ekonomik, sosyal ve kültürel geri kalmışlığı karşısında değişik kurtuluş reçetelerinin çok yoğun şekilde tartışıldığı yıllardı. Bir kısım siyasetçiler ve aydınlar çözüm olarak o zamanki Sovyetler Birliğinin yayılma aracı olan Sosyalist komünist sistemi, bir kısım aydınlar Kızıl Çin’in yayılma aracı olan Mao komünist sistemi, bir kısmı batılı emperyalist güçlerin kapitalist sistemini benimsiyor ve savunuyordu. Bir kısım aydın ve siyasetçiler de Türk milletinin bin yıldır anladığı ve yaşadığı yüce dinimiz İslam ile pek alakalı olmayan, İngiliz istihbaratı ile sıkıntılı ilişkileri olan Mısırlı-Pakistan kaynaklı bazı tercüme eserlerden yola çıkarak müstakil vatan, milli devlet, milli dil ve bayrak kavramlarını ret eden veyahut kendi mensup oldukları etkinlik unsurların gayretkeşliğini perdelemek için sözde İslamcı bir ideolojiyi savunuyorlardı. Merhum ilim ve fikir adamı Sosyolog Prof. Dr. Erol Güngör, Türkiye’deki bu sözde İslamcılık anlayışıyla ilgili şöyle bir değerlendirme yapmıştır: İslamcılık şimdiye kadar hep hakim milliyete karşı hoşnutsuzluğunu doğrudan doğruya belirtemeyen azınlıkların ideolojisi olmuştur. Bunların maksadı, İslam ülkeleri arasında birlik ve dayanışma sağlamaktan ziyade kendi yaşadıkları ülkede milliyetçi politikayı nötralize etmektir. Bu azınlıklar ayrılıkçı bir politika takip edecek kadar kalabalık ve güçlü olduklarını hissettikleri an kendi istikametlerinde bir milliyetçi hareketi açıklamaktan hiç geri kalmazlar. Böyle güce ulaşamadıkları müddetçe İslam dünyasının şampiyonu olarak görülürler.

Türk Milliyetçisi Ülkücü aydınları ise 70’li yıllarda, yabancılaşmadan çağdaşlaşmak şiarı ile Türk tarihinin engin tecrübeleri ışığında Türk-İslam medeniyetinin muhteşem birikimlerinden istifade ederek Türk milletinin iman ve ruh köküne bağlı kalarak maddi ve manevi kalkınmanın mümkün olabileceğini savunuyorlardı, savunuyorduk. O yıllar, okullarda, üniversitelerde, basın kuruluşlarında, tarih, kültür ve medeniyet düşmanlığının “Allahsızlık” propagandasının yoğun bir şekilde yapıldığı yıllardı. Bu buhranlı günlerde bir kısım milliyetçi, imanlı ve vatansever, fikir ve kanaat önderleri gibi Seyyid Ahmed Arvasi hocam da Türk gençliğinin elinden tutuyor, onların ruhlarına dokunarak yol gösteriyor, bu mübarek topraklar üzerinde yeni bir inanç medeniyetinin inşası fikrinin meşalesini tutuşturuyordu.

12 Eylül askeri darbesinin ardından Mamak cezaevine hapsedilen ve burada büyük işkencelere maruz kalan, bir çok dergide ve gazetede köşe yazıları ve makaleleri yer alan Seyyid Ahmed Arvasi’nin birbirinden değerli eserleri de bulunmakta. Gençliğinin büyük bir bölümünü fikri, kültürel ve edebi çalışmalar içerisinde geçen Arvasi hoca, asrımızın ender yetişen ilim-fikir deryalarındandı: Bir ahlak adamı, bir gönül adamıydı, bir dava adamıydı, bir iman adamıydı, üstün görev ve yüksek sorumluluk duygusuna sahip bir şahsiyetti” diye konuştu.

Soru-cevap kısmının ardından İpek Yolu Toplumları ve Kültürleri Derneği Genel Başkanı ayrıca NEVÜ öğretim üyesi olan Dr. Hakan Yalap’ın kapanış konuşmasıyla son bulunan konferansın ardından Barutcu’ya Bursa Öğretmen Okulundan sınıf arkadaşı Mehmet Ali Talayhan günün anısına plaket takdiminde bulundu.

Anahtar Kelimeler:

YAZARLAR